Haber

Çiftçi isyanı Avrupa’da yeni bir krizin sinyalini veriyor

BARTU EKEN / KANAL7 DIŞ HABER SERVİSİ

Rusya-Ukrayna savaşının ardından Kiev yönetimine verilen ekonomik destek ve Moskova yönetimine uygulanan yaptırımlar Avrupa’da enflasyonu artırdı.

Ekonomik durumu iyi olan Ukraynalıların savaştan etkilenmemesi ve Rus ordusunun işgal ettiği bölgelerden karşı taarruzla sürülmemesi, Avrupa devletlerinin planlarını altüst etti.

Çiftçiler, ortaya çıkan satın alma gücü krizinden etkilenen meslek gruplarından biri oldu.

Sürekli artan mazot vergileri, Kıta Avrupası’ndan İngiltere’ye yayılan protestolara kapı açtı.

İlk olarak AB’nin en büyük tarım ülkesi olan Fransa’da çiftçiler sokaklara döküldü.

Aktivistler, üretim karşılığında kendilerine gereken ücretin ödenmediğini belirtti.

Çevre koruma düzenlemelerinin üretim maliyetleri konusunda üzerlerinde baskı oluşturduğunu iddia etti.

Protestocular yüksek elektrik, gübre ve ulaşım maliyetlerinin karşılanamaz hale geldiğini savundu.

Hükümetin elektrik dönüşüm politikası çerçevesinde çiftçilere yönelik dizel yakıt vergisi muafiyetini kademeli olarak kaldırma planını hedef aldı.

Gösterilerin ardından Fransız çiftçiler hükümetin açıklamasını bekledi.

Başbakan Gabriel Attal’ın konuşmasında konuya değinmemesi protestocuları daha da kızdırdı.

Göz ardı edildiklerini belirten aktivistler bu kez başkent Paris’e doğru yola çıktı.

A6 otoyolu trafiğe kapatıldı.

Protestolar devam ederken Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, çiftçilerin protestolarını görüşmek üzere kabinedeki bazı bakanlarla bir araya geldi.

Ancak kesin çözüm kamuoyuyla paylaşılmadı.

Bu durum bir süredir devam eden gösterilerin artarak devam edeceğinin sinyalini verdi.

FRANSA’DAKİ GÖSTERİLER ALMANYA, İSPANYA VE BİRÇOK NOKTAYA SAYILDI

Fransa’da başlayan gösteriler kısa sürede komşu ülkelere, ardından Manş Denizi’ni geçerek İngiltere’ye ulaştı.

AB karşıtı muhalefetin arttığı Almanya’da 2024 bütçesini dengelemeye çalışan hükümet, tarımsal motorindeki vergi indirimini kademeli olarak kaldırma kararı aldı.

Durumu duyan çiftçiler kısa sürede sokaklara çıktı.

Scholz, hükümetine gerekli adımları atması çağrısında bulundu.

İspanyol çiftçiler ise Fransa’daki çiftçilerle benzer nedenlerle sokağa çıkma kararı aldı.

Ülkenin güneyindeki Badajoz bölgesinde küçük kümeler halinde gerçekleşen protestolar kısa sürede Huelva ve Sevilla kentlerine de sıçradı.

Aktivistler, ürünlerin sahadan çıkıp raflara çıktıkça fiyatlarının arttığını, hükümetin bu konuda önlem alması gerektiğini savundu.

İspanyol göstericiler, tartışmalı bölge olan Katalonya’da 13 Şubat’ta, başkent Madrid’de ise 21 Şubat’ta yolları traktörlerle kapatacaklarını duyurdu.

İtalya, Romanya, İrlanda, Belçika, Hollanda, Polonya, Macaristan ve birçok Avrupa ülkesinde de benzer görünümler yaşandı.

Yük merkezi Almanya olan birliğin politikalarını hükümetlerin uygulaması çiftçileri isyan noktasına getirdi.

Bu noktada yapılan en kritik hamle, Belçika’nın başkenti Brüksel’de 1.200 traktörün bulunduğu Avrupa Parlamentosu binasına giden yolların kapatılması oldu.

Her fırsatta demokratik açıklamalar yapan sendika üyelerinin güvenlik sistemleri yeniden devreye sokuldu.

Polis kalabalığa tazyikli su ve göz yaşartıcı gazla müdahale etti.

BİRLİĞİN HANGİ POLİTİKALARI ÇİFTÇİLERİ İSYAN NOKTASINA GETİRDİ?

Çiftçilerin protestolarını artıran faktörlerin başında tarıma verilen mali desteğin kesilmesi geliyor.

Bu durumun Rusya-Ukrayna Savaşı sonucunda ortaya çıkan yüksek maliyet ve enflasyondan kaynaklandığı değerlendirilmektedir.

Öte yandan Kiev’e destek amacıyla yapılan anlaşmalarla Ukrayna’dan ucuz tahıl ürünleri getiriliyor.

Brezilya ve Arjantin’den daha fazla sığır eti ithal edilmesinin ve ABD ile yapılan anlaşmaların haksız rekabeti ortaya çıkardığı iddia ediliyor.

Çiftçiyi isyan noktasına getiren bir diğer nokta ise çevre dostu tarım politikalarıdır.

AB’nin Yeşil Anlaşması’nda yer alan pestisitlerin yasaklandığı biliniyor ancak diğer ülkelerden gelen ürünlerin denetimi aynı ölçüde değil.

AB, KORKU SAĞININ YÜKSELİŞİNDEN ENDİŞELİ

Hollandalı çiftçileri destekleyen aşırı sağcı Geert Wilders’in partisi seçimleri birinci sırada tamamladı.

Almanya’da yükselen AFD ve diğer sağ hareketler, AB Tarım Bakanlarını talepleri dinleyip öfkeyi yatıştırmak için gerekli tedbirleri almaya itti.

AB Profesyonel Tarım Kuruluşları Komitesi Lideri Christiane Lambert ise konuya ilişkin temkinli açıklamalarda bulundu.

Tarım dünyasındaki bu tepkiyi “toplu öfke” olarak nitelendirdi.

Kamuoyu araştırmalarına göre Avrupa ülkelerinde vatandaşların ortalama yüzde 70’i çiftçileri destekliyor.

Bu da yeni isyanların yolda olabileceğini gösteriyor.

Haziran ayında yapılacak Avrupa Parlamentosu seçimleri öncesindeki gergin ortam, birliğin geleceğine dair şüpheleri beraberinde getiriyor.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu